15 Temmuz 2015 Çarşamba

5BTK Blog Tur ✖ Silber - Kerstin Gier (Silber, #1)


Kitap Adı: Silber
Orijinal Adı: Silber
Yazarı: Kerstin Gier
Seri: Silber, #1
Çevirmeni: Firuzan Gürbüz
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 400
Yayın Yılı: 2015
Türü: FanteziiFantastik, Yeni Yetişkin

Goodreads Puanı: 4.13 (5,884 Oylama)
Fiyatı: 30 TL
Benim Puanım: 3/5

Rüyaların gizemli ülkesine, merak uyandıran bir yolculuk…


Kertenkele tokmaklı, gizemli kapılar; konuşan taş heykeller ve elinde baltasıyla, delirmiş bir bakıcı… Liv Silber'ın rüyaları son zamanlarda epey tuhaflaşmıştır ve içlerinden biri fazlasıyla kafasını kurcalamaktadır. Bu rüyada geceyarısı dört çocuğun gizemli ve karanlık bir ayin gerçekleştirdiği bir mezarlıktadır. Üstelik Liv bu dört genci normal yaşamında tanımaktadır çünkü Grayson ve üç arkadaşı gerçekten vardır. 

Liv kısa süre önce bu dört gencin okuduğu okula kaydolmuştur ve aslında hepsi iyi çocuklardır. Mezarlıktaki geceden daha korkutucu olan, arkadaşlarının Liv'in rüyada söylediği ancak gerçek hayatta hiçbir şekilde sözünü etmediği şeyleri bilmesidir. Çocukların bunu nasıl öğrendiğini çözmek ise, bilmeceleri çok seven Liv'in uzak duramayacağı kadar çekici bir gizemdir… 

"Okurları kesinlikle memnun edecek. Dört yüz sayfa yetmiyor ama neyse ki devamı yolda." 
-Karin Wehrheim-

"Aşırı eğlenceli, aşk dolu, gizemli bir rüya." 
-Brigitte-

"Sempatik ve özgüvenli başkahramanıyla hassas ilk aşklara dair merak uyandırıcı bir roman. Daha ne olsun ki?" 
-Stefanie Leo-



  Herkese merhaba! Görüşmeyeli nasılsınız bakalım? Ben bu sıralar gerçekten ama gerçekten güzel kitaplar okuyorum, umarım siz de bu konuda benim kadar şanslısınızdır. Son zamanlarda okuduğum kitapları beğeneceğinizi düşündüğümden yorumlamayı planlıyorum, bir kısmına vlog bile yapabilirim! Çünkü gerçekten ama GERÇEKTEN çok güzel kitaplar var aralarında. 

  Örneğin Silber!

  Harika kapak tasarımı ve Pegasus Yayınları'nın gelmiş geçmiş en güzel baskısıyla kapağını açmadan gönlümü fethetti bu kitap. Kitapçılarda, D&R mağazalarında rastlarsanız alın, cildini çıkarın, sevin, kokusunu içinize çekin. Öyle güzel bir basımı var ki sürekli görebileyim diye çalışma masamın üstünde tutuyorum. Cildini çıkarınca pembenin en güzel rengi olan kapağı görüyorsunuz ve... Şeker gibi. İnsanın ısırıp yiyesi geliyor. 

  Yazarı zaten oldukça başarılı biri, Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer serisi ile tanımıştık onu ve çok sevmiştik. Bu arada Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer serisinin tüm kitaplarının kapakları ve basımı da oldukça hoş, yazarı kadar tatlı kitaplar! 

  Silber lucid rüyayı konu almış fantastik bir kitap, kapağından da anlayacağınız üzere. Lucid rüyanın ne olduğunu Inception filmini izleyenler biliyordur, rüyayı kontrol etmek anlamına geliyor ama Silber'da bunun bir üst levelini görüyoruz. Rüyayı kontrol etmekle kalmıyor, aynı zamanda başkalarının rüyalarına da girebiliyorlar! Evet! Harika değil mi? 

  Kitap birinci tekil şahısla, Liv'in ağzından anlatılıyor. Liv on beş yaşında sıradan bir genç kız. Silber'ı okurken Liv'in bana ne kadar küçük geldiğini söylemeden geçmek istemiyorum, halbuki şundan iki yıl önce böyle bir sıkıntı yaşamıyordum. Bu durum çok sinir bozucu çünkü kitaplara objektif yaklaşmamı engelliyor. Örneğin kitabın bir kısmında durup, "Hey dostum, bunun için küçük değil misin sen?" deme ihtiyacı hissediyorum. Neyse ki Silber'da bu duraksamayı neredeyse hiç yaşamadım ama dediğim gibi, şu yaşlar beni etkilemese okurken daha fazla keyif alabilirim. 

  Karakterler harikaydı! Demek istediğim her çeşit karakterin olmasının yanı sıra tamı tamına dört tane yakışıklı erkek vardı. Size dürüst olacağım, kitabı sevmemin en büyük nedeni bu olabilir. Kusura bakmayın ama ben bir kızım, böyle şeyler elbette önemli. Tabi bundan daha önemli bir şey varsa (evet, var) o da yaratıcılık. Yazar yaratıcılık konusunda o kadar yetenekli ki çoğu fantastik yazarı onun eline su dökemez. Özellikle de rüya gibi ilgi çekici bir konuda yazmaya karar verip eline yüzüne bulaştırmadan eser ortaya koyan yazarlar çok nadir olduğundan Silber'dan sonra Aşk Tüm Zamanların  İçinden Geçer serisini de okumayı planlıyorum. Onlar da en az Silber kadar güzel görünüyor. 

  Kitap olabildiğince akıcıydı, yazarın süslü püslü bir dili olmadığından hemencecik bitiverdi. Ondan önce olabildiğince ağır bir kitap okumuştum, sayfa sayıları hemen hemen aynı olmasına rağmen Silber'ın bir anda bitişi çok tuhaf gelmişti. Yani çok vaktinizi alacak bir kitap değil ve oldukça eğlenceli. Devam kitaplarını merakla bekliyorum!

  Silber'ı öncelikle fantastik okurlarına tavsiye ediyorum, şimdilik benden bu kadar.

  Bir dahaki yazımda görüşmek üzere!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder